top of page

Kriyoablasyon

Vücudumuzdaki bir doku, organ ya da tümörün dondurularak tahrip edilmesidir. Donarak canlılığını kaybeden doku, vücut tarafından gittikçe küçültülür ve bir süre sonra da yok olur. Kriyoablasyon, tıpta tümör tedavisinde yaklaşık 30 yıldır kullanılmaktadır. İlk olarak prostat ve böbrek tümörlerinde başarıyla uygulanmış, daha sonra da akciğer, meme, yumuşak doku, kas, kemik ve karaciğer tümörlerinde de kullanılmaya başlanmıştır.

Kriyoablasyonun en önemli avantajları lokal anestezi altında iğne deliğinden uygulanabilmesi ve ablasyon alanının ultrason, tomografi ve emar da net olarak görülebilmesidir. Soğuğun doğal bir ağrı giderici etkisi olduğundan, kriyoablasyon ağrısızdır, işlem sırasında sadece lokal anestezi yeterli olmaktadır. İşlem sırasında, iğnenin içinde dolaşan yüksek basınçlı Argon gazı iğne çevresinde eksi 20 ile -120 derece arasında bir soğukluk yaratır. Birden fazla iğne kullanıldığında hem soğukluk artar hem de dondurulan alan büyür. Böylece, tümörün büyüklüğüne göre uygun sayıda iğne kullanılarak hem küçük hem de büyük tümörler tedavi edilebilir. Kriyoablasyon, cilde, sinir dokusuna ve mide-barsak gibi organlara zarar verebilir. Bu nedenle işlem sırasında bu doku ve organların uygun yöntemlerle korunması gerekir. 

Memede kriyoablasyon ilk olarak 1990 lı yıllarda fibroadenomların ameliyatsız tedavisi için kullanılmıştır. Amerikan Gıda ve İlaç Konseyi (FDA), 2002 yılında bu yöntemin fibroadenomlarda kullanılmasına onay vermiştir. O yıldan beri, kriyoablasyon memedeki iyi huylu kitlelerin tedavisinde batı ülkelerinde özellikle ABD de yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu yöntemle, fibroadenomlar lokal anestezi altında, içlerine yerleştirilen iğnelerle dondurulurlar, daha sonra da aylar-yıllar içinde gittikçe küçülerek kaybolurlar. Böylece, memede kesi izi ve deformasyon yaratmadan, fibroadenomlar tek seansla tedavi edilebilirler.

Fibroadenomlardaki başarılı sonuçlardan sonra, kriyoablasyon meme kanserlerinin de tedavisinde kullanılmış ve oldukça başarılı sonuçlar elde edilmiştir. İdeal tümörler 2cm nin altında, cilde ve meme başına çok yakın olmayan, koltuk altına ve diğer organlara yayılmamış kitlelerdir. Bu tümörlerin kriyoablasyonla tedavisi için teknik hiçbir engel yoktur. Ancak, uzun dönem sonuçlarıyla ilgili henüz istenen seviyede bilimsel kanıt bulunmamaktadır. Bu nedenle, kriyoablasyon ve diğer ablasyon yöntemlerini, meme kanserinde, 70 yaşın üstünde, 2cm den küçük tek ve yayılmamış tümörü olan hastalarda ya da cerrahiye çeşitli nedenlerle uygun olmayan hastalarda uyguluyoruz. 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

DANIŞMA FORMU

Varsa lütfen meme ultrasonu, mamografi ve emar raporlarınızı

0.534.551 0 551 nolu telefona whats up dan gönderiniz.

Hastalığınızın kısa bir özetini de eklemeyi unutmayınız.

Tebrikler! Mesajınız alındı.

bottom of page